Vatanını sevmeliymiş insan
Öyle diyor hep babam
Benim vatanım
İkiye bölünmüş ortasından
Hangi yarısını sevmeli insan
| Neşe Yaşın
Ağustos ayının ilk haftası İsveç’in Gotland adası tarihi bir buluşmaya tanık oldu. İsveç ‘in tanınmış şairi Peter Curman’ın başkanlığını yaptığı İsveç Sanatçılar Birliğinin davetiyle İsveç’e gelen Kıbrıslı on yedi Yunan, on iki de Türk sanatçı grubu 26 Temmuz ile 1 Ağustos tarihleri arasında Visby’de kalarak ortak çalışmalar yaptılar ve sanat aracılığıyla dünyaya önemli mesajlar verdiler.
Bu bulaşmanın gerçekleşmesine ön ayak olanlardan biri ünlü Kıbrıslı şair Özker Yaşın’ın kendisi gibi tanınmış bir şair ve gazeteci olan kızı Neşe Yasin, diğeri de tanınmış Kıbrıslı Yunan yazar Niki Marangou idi. İki sanatçı Kıbrısta ortak bir web dergisi çıkarıyorlar. Türkçe ve Yunanca hazırlanan bu dergi “Hades” ile Kıbrıslı sanatçılar yeşil hattı aşarak sanatın ve sanatçının politikalar üstü gücünü bu sefer de internet aracılığıyla kanıtlıyorlar.
Neşe Yasin, Kıbrıslı Türklerin kimlik sorununa değinerek, “Bizim için Türk, Kıbrıslı Türk ya da Kıbrıslı olmak üzere üç olası kimlik var. Bu kimliklerden hangisini seçerseniz seçin, kendi seçmediğiniz politik bir görüşle damgalanıyorsunuz. Çünkü her kimliğe ayrı bir politik görüş sahip çıkıyor.” diyor.
Bir hafta boyunca barış için ortak eserler üreten ve yazar, şair, oyuncu, müzisyen, ressam, heykeltraş gibi sanatın çeşitli dallarında ürünler veren sanatçılardan oluşan grubun ortak görüşü iki halkın da barıştan kardeşlikten yana olduğu, kavgaları ve ayrılıkları politikacıların çıkardığıydı.
Dido Sotiriyu’nun Benden Selam Söyle Anadolu’ya adlı eserinin sonunda; Türklerle iç içe büyümüş, savaş çıkınca Türklere karşı savaşmak zorunda kalmış ve sonunda yenik düşen Yunan ordusuyla birlikte Yunanistan’a geri dönmek zorunda kalan bir Yunanlı Anadolu’yu terkederken şöyle diyor:
“Ana yurduma benden selam söyle kör Mehmed’in damadı:
Benden selam söyle Anadolu’ya!
Toprağını kanla suladık diye bize garezlenmesin.
Kardeşi kardeşe kırdıran cellatların Allah bin belasını versin.”
***
ONURU KORUMAK İÇİN
Dişi bir kaplan olacağım
onuru korumak için
duru bir göldür diye
yüreğimdeki sevda
dişi bir kaplan olacağım
Dişi bir kaplan olacağım
Çocuklarım için, insanlarım için
fidanları kırmasınlar diye
sevgim pazara çıkmasın diye
ve tanklar girmesin diye
papatya tarlalarına
Yırtıcı, zeki ve yiğit
bir dişi kaplan olacağım
boksör emeklileri polis oldukça
Kemancıların kollan dans ederken
sessizce ağlarken piyanodaki adam
orkestralarda
çalınırken dünyanın
en güzel parçalan
bir kuş uçarken
ilk kez gülümserken bir bebek
Beşparmak dağları yemyeşilken
ve sevgilim kahkahalarla gülerken
elektrik şoku verilmesin diye
ceylan bakışlı bir gence
Dişi bir kaplan olacağım
Yeryüzü güzelken
ve insanlar kıvranıyorken acılarla
karşımızdaki panzerse copsa
Üzerime yürüyorsa karanlık yüzlü
adamlar
hatta tutsaksam
kıskıvrak yakalanmışsam hatta
dişi bir kaplan olacağım
onuru korumak için
Neşe Yaşın